Dresaj çalışmalarında binici ve at mükemmel bir uyum içerisinde olmalıdır. Binici mutlaka atıyla duygusal bir bağ kurmalıdır. Fiziksel özelliklerine gelecek olursak bazı atların dresaj çalışmalarında daha uyumlu olduğu bilinmektedir.
Dresaj Atının Dış Görünüşü
- Dresaj atı zarif ve uyumlu çizgilere sahip olmalıdır.
- Canlı bir boyun, eğri bir omuz, yeteri kadar uzunlukta olan bir sırt, mümkün olduğu kadar iyi bir açıya sahip arka bacaklar atlarda avantajdır.
- Kas yapısı uzun ve yassı olmaktansa, kısa ve kuvvetli olmalıdır.
- Dresaj atının güzelliği, engel atlama dalındaki ata göre daha anlamlıdır fakat abartılmamalıdır. Çünkü birçok dresaj atı ahırlarında çok güzel görünmezler ama binicilerinin altında çok zarif ve büyüleyicidirler.
Dresaj Atı Seçiminde Dikkat Edilecek Hususlar
- Hayvanın bugüne kadar nasıl yetiştirildiği
- Kemiklerin geliştiği dönemde yeterli besin alıp almadığı
- Karakterinde hayvanın ileriki dönemlerinde onu olumsuz etkileyecek sağlıklı olmayan birtakım davranış bozuklukları yaşayıp yaşamadığı
Kararı veren kişi önemli ile önemsizi birbirinden ayırt etmeyi bilmeli, ayrıntılardaki küçük kusurlarına rağmen onun kabiliyetini, kalitesini, ve karakter özelliklerini ortaya çıkarabilmelidir.
Birçok binici ve eğitimci, atların bazılarının genç yaşlarda ilk bakışta beklenen etkiyi gösteremediklerinden ve fiziksel yapısından kaynaklanan nedenlerle temel yürüyüş çeşitlerinde üstünlük gösteremediklerinden iyi huylu atları tespit edememişlerdir.
Doğuştan olağanüstü fiziksel özellikleri olan atlar kendilerini ifade etmelerinde ve çalışırken gayret göstermede çok basit ve can sıkıcı olabilirler. Tam tersi olarak fiziksel özellikleri eksik olan bazı atlar çok gayretli olup, binicilik sporunda çok başarı gösterebilecek kadar geliştirilebilirler.
Dresaj Atının Seçimi ve Değerlendirilmesi İçin Gerekli Olan Önemli Çizgiler ve Açılar
- Kalça ile uyluk arasındaki açı 90 derece olursa idealdir.
- Uyluk ile baldır arasındaki açı aşağı yukarı 90 derece olmalıdır.
- Arka bacağın diz eklemindeki açı 145 derece civarında olmalıdır.
- Boyun ve omuz arasındaki açı 85 derece civarında olmalıdır.
- Kürek kemiği ve kol arasındaki açı 90 derece civarında olmalıdır.
- İncik ile topuk arasındaki açı 130 ile 140 derece arası olmalıdır (Bu şekilde zeminle ayak ekseni arasındaki açı 45 derecedir).
Fiziksel Yapısı ve Konformasyonu
Alman Binicilik Federasyonu’nun binicilik konusundaki bildirisi şu şekildedir.
Enerjisiyle, karakteriyle ve binmeye elverişli yapısıyla canlı, adımlarını açarak yürüyen, elastiki hareketleri olan ve her tür koşuya uygun asil ve gerçek bir binek atı yetiştirmektir.
Bu tespitler çok isabetli ancak dresaj atını seçmek ve değerlendirmek için yeterli değildir. Değerlendirme yaparken baştan kuyruğa kadar çok sistematik davranmalıyız. Bir atın fiziksel değerlendirmesi ayaktayken yapılır.
Atın kafası bütün vücuda uyumlu olmalıdır. Bazı atların başları, ırksal özellikleri nedeniyle büyük ve ağırdır. Bu da ön tarafa fazla ağırlık vereceği için sakıncalıdır. İdeal olanı sıkı ve iyi konturlu, anlamlı bir baş ve mümkün olduğu kadar düz bir alın ve burun çizgisidir. Gözler iyi niyetli, dikkatli ve korkusuzca bakmalıdır. İfade bize potansiyeli hakkında ipucu verir. Üst ve alt çene birbirine uyumlu olmalıdır.
Dresaj atının başındaki en önemli unsurlardan biri çene üzerindeki yanak bölgesinin yeteri kadar esnek ve rahat olması ve ensenin ince olmasıdır.
Yanak bölgesi yeteri kadar esnek olmazsa ve ense kısmı ince olmazsa gerektiği gibi bir başlık takmak ve talimatlara tam duyarlı hale getirmek mümkün değildir. Bu tür atların enseden döndürülmesi çok zordur.
Boyun uzun olmalı ve atın başına doğru uyumlu bir şekilde incelmelidir. İdeali yüksek konumda ve uca doğru çok az sağa sola hareketli olmasıdır. Çok uzun ve aynı zamanda ince bir boyun, kalın fakat kısa boyuna nazaran omuzlara daha fazla yük binmesine neden olur. Kısa ve kalın boyunlu atlara da dizgin takmak ve sırtlarına binerek sürmek zordur. Çok uzun ve ince bir boyunun da sakıncaları vardır. Bu tür atlar boyunlarını kısarak, burunlarını dikey çizginin arkasına çıkarma riski ile karşı karşıya gelirler. Fakat dikkat edilmesi gereken bir şey vardır. Aygır ve iğdiş atın boynu, kısrağa göre gözle görülür şekilde daha geniş ve daha kaslıdır.
Boyun ve omuz arasındaki açı (sol sayfadaki resim) aşağı yukarı 85 derece olmalıdır. Bir dresaj atının omzu uzun ve eğik olmalıdır. Bu geniş adımlarla ve esnek bir yürüyüş bir yürüyüşün temelini oluşturur. Kürek kemiği ile kol arasındaki açı aşağı yukarı 90 derece olmalıdır. Atın sırtı çok dik olursa yürüyüş mekanizmasına negatif bir etkisi olabilir. Bu tür atlar canlı süratli tarzında yürüdüklerinde genellikle çok basık ve anlamsız bir stil ortaya koyarlar. Dik eğimli yerlerde dörtnal yürüyemezler.
Atın boynu ve sırtı arasındaki en yüksek bölge yani cidago belirgin olmalı ve çok sıkı olmalmalıdır. İdeal durumda cidagonun üst çizgisi sırta doğru esnek bir esnek bir şekilde iner. Cidago basık olursa eyerin yeri tam oturmaz. Cidago ile sağrı yatay bir çizgi üzerinde durmalıdır. Cidago, sağrıdan daha yüksekse atın ön tarafı yukarı doğru eğimlidir. Bu durum daha sonraki eğitimler için avantaj olabilir. Çünkü bu durumda atın arka bacaklarına daha fazla yük bindirilebilir.
Atın dirseği konusunda dikkat edilmesi gereken konu, yeteri kadar özgürlüğe sahip olması gerektiğidir. Aksi takdirde ön ayakların hareket kabiliyeti çok kısıtlanır. Bu durum özellikle yana doğru yürüyüşlerde kendini olumsuz bir şekilde belli eder. Ön kol yeterince uzun ve mümkün olduğunca kaslı olmalıdır. İncik ise geniş ve kısa olmalıdır. Topuğun sağlamlığı lifler ve bağların korunması açısından çok önemlidir. Topuğun altındaki bukağılığın orta uzunlukta ve elastik olması idealdir. İncik ile topuk arasındaki açı 130-140 derece arasında olmalıdır. Bu bölge çok dik olursa atın uzun süratli ve orta süratli stilindeki yürüyüş tarzı binici için pek zevkli olmaz. Basık ve kısa adımlar atar. Ayrıca bukağılık ve toynak bölgelerinde hastalanmlara da daha sık rastlanır.
Toynaklar atın büyüklüğüne uygun, yani ne küçük ne de büyük olmalıdır. Karar verilemediği durumlarda küçük bir toynaktansa büyük ve geniş olanı tercih edilir. Ön bacaklar yandan bakıldığında dik doğru, kürek kemiğinin ortasından başlayarak bacağı ikiye bölmeli ve yumuşak ökçelere teğet geçerek yere ulaşmalıdır. Bu ideal duruşa uymayan atlara pratikte rastlanmaktadır.
Önden bakıldığında da yine dik doğru aynı şekilde bacağı ikiye bölmeli ve öndeki toynaklar arası hayali üçüncü bir toynağa yer kalacak genişlikte olmalıdır. Toynağın yönünün yürüyüş yönüne doğru çevrilmiş olması idealdir. Fakat toynakların genişliği kadar bir sapma çok korkutucu değildir. Ancak sapmalar büyümüşse, o zaman üst eklemlerde, ağırlığın eşit dağılmaması sonucu zamanla aşınma olabileceği düşünülebilir.
Taşıma alanı olan sırt kuvvetli ve düz olmalıdır. Çok kuvvetsiz ise o zaman binicinin ağırlığına iyi dayanmayacaktır. Sırt uzunluğuı, atın dörtgen yaa da dikdörtgen şeklinde görünmesini belirler. Kürek kemiği ile arka bacağı en uç kısmı arasındaki uzunluk, cidago ile yer arasındaki mesafeden daha uzun olmalıdır. Dörtgen bir atın esnemeyen, bükülmez bir sırtı vardır. Dikdörtgen şeklindeki atların daha uzun bir sırtı vardır ancak eğitim yaptıkça sırtları aşağıya doğru kavis çizmeye başlar. Bele doğru sırt geniş olmalı kuvvetli ve düz olarak sağrıya doğru inmelidir.
Sağrı mümkün olduğu kadar uzun olmalı ve arkaya doğru yumuşak bir şekilde inmelidir. Bu bölüm atın kaslarının en iyi geliştiği bölgelerinden biridir. Çok antrenmanlı olmadığı için genç atlarda sağrı çok kuvvetli değildir. Bu bir noksanlık olarak algılanmamaktadır.
Kuyruk kısmı da çok önemlidir. Omurganın uzayan kısmı gibidir. Yani iskeletin, bütünü taşıyıcı olan bölgesidir. Denge sağlayan unsurdur ve çok hassas bir bölgedir. Hareket sırasında düzenli salınan bir kuyruk sırttaki düzenli yaylanmayı gösterir. Sakinliği gösterir. Kuyruk eğri duruyorsa atın yürüme fonksiyonlarında bir eğrilik söz konusudur. Bu da hatalı eğitimlerin sonucudur.
Atın arka bacaklarından, canlı bir ileri doğru yürüme hareketi oluşur. Bu hareket bütün binicilik sporu için çok önelidir. Arka bacakların bu itici hamlesini en iyi şekle sokmak için eklemlerin, kemiklerin açısı ve çizgilerin birbirleriyle doğru orantılı olması gerekir. Bu da kalça kemiği, uyluk ve baldırın çizgilerinin ortalama 90 derecelik bir açı oluşturması anlamına gelir. (Sf 26. foto). Çizgiler çok kısa olursa ve küçük bir açı oluşuyorsa, arka bacaklar çok az itici hamle (iç tepi) oluşturur. Arka bacak diz eklemi, kuvvetli ve yeteri kadar geniş olmalıdır. Arka bacakların karına değecek kadar eğitilebilmesi ve alçalma pozisyonunda yere çok az bir mesafe kalması gerekir. Arka bacaklara yandan bakıldığında, dikey çizgi, kalça çıkıntısı ile diz ekleminin arka kısmını birleştirmelidir. Arkadan bakıldığında sağrının sağ ve sol tarafının aynı yükseklikte olması çok önemlidir. Bu sadece, at arka ayaklarıyla düz bir yüzeyde, ayakları kapalı ve parelel durduğunda mümkündür. Buna rağmen sağrı eğri duruyorsa kalça kemiğinde değişimler meydana gelmiş demektir. Bu da geleceğin dresaj atı için çok olumlu değildir.
Dresaj Atının Vücut Yapısı
İki görselde sizlere fiziksel özellikleri uygun olan ve uygun olmayan dresaj atlarını inceleyeceğiz.
İyi Yapılı Bir Dresaj Atı
Bazı fiziksel eksiklikleri olan at. Dikdörtgen değil kare şeklinde. Yani kısa bir sırtı var. Bu tür atların genelde kısa ve basık bir yürüyüşleri vardır ve sırtlarının yaylanması çok zordur.
- Boynun üst kısmı zayıf ve kassız
- Sırt çukur
- Çıkık bir bel
- Sağrı cidagodan yüksek
- Zayıf kaslı arka bacak
- Fazla kaslı boyun altı
Kaynak: Stefan Radtke’nin At Terbiyesi – Dresaj kitabından alınmıştır. Kitabın tamamını okumak için satın almalısınız. Oldukça değerli bilgiler var. Eğer At Terbiyesi ile yakından ilgileniyorsanız elinizin altında olması gereken bir kitaptır.
Çeviri: Işık Çakır
Yayına Hazırlayan: Berjan Demirtaj – İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi MYO At Antrenörlüğü Bölüm Başkanı