Atların biyolojik özellikleri bazı hastalık veya sakatlıkların çözümlenmesine olanak tanımıyor. Atlar yarım tona kadar ağırlıklara sahip olan özel görünüş ve ihtişamıyla hayranlık uyandıran hayvanlardan biridir. Türk tarihinde atlardan sıkça yararlanılmış ve onları korumak için özel yöntemler belirlenmiştir. Hükümdarların savaş esnasında kendilerini korumak için almış oldukları çoğu önlem atları korumak için de alınmıştır. Ancak bir at sakatlandığınde neden vurulur sorusu hissel bir olgudur. Tedavisi imkânsız olan bir rahatsızlıkta atın daha fazla acı çekmesinin önlenmesi için atlar vurulur.
[ilgilikarti2 id=”3829″]Atın Sakatlanmasından Kasıt Nedir?
Atların sakatlanması bacaklarının kırılması sonucu ortaya çıkar ve ayağı kırılan bir at için yapılabilecek bir şey yoktur. Filmlerde ayağı kırılarak yaralanan bir at için hiçbir şey yapılmadığı, anında sahibi tarafından silahla vurularak öldürüldüğü olayı gerçek hayatta yaşanılan bir durumdur. Atlar, diğer canlılarda olduğu gibi kırık tedavisini kaldırabilen canlılar değildir. Kırık tedavisi uygulanan bir at ayağa kaldırıldığında kendi vücudunun ağırlığını ne yazık ki taşıyamamaktadır. At ameliyat olsa dahi bu sorun çözülmemekte, atın fizyolojik yapısının bu rahatsızlığa uygun olmadığı bilim adamlarınca düşünülmektedir.
Atlarda Kırık Neden Tedavi Edilemiyor?
Atlar yıllardır sömürülmüş hayvan grubuna girmiştir. Yük alanında kullanılmış ve insanların sömürüsünde kalmıştır. Bu durum bu güne özgü bir durum değildir. Günümüzden 5500 yıl önce atlar evcilleştirilmiş ve birçok alanda kullanılmıştır. Farazi olduğu düşünülen bir konu olan sahibiyle atın arasında bir bağ olduğu konusu da duygusal anlamda düşünüldüğünde doğruluk payı bulunur. Ancak atlarda oluşan ciddi kırıklar tedavi edilememektedir. Son derece ağır bir cüsseye sahip olan atlardaki kırık sorununa iki veteriner birden bakarak, sorunun ciddiyetini test etmektedir. Tedavisi imkansız olan kırık için atın iğneyle uyutularak yaşamının sonlandırılmasına karar verildiği bir gerçektir.
Sakat Atlar Neden Vurulur?
Atlar doğası gereği ilk doğduklarında ayağa kalkar, kısa süre içinde koşmaya başlar ve ayakta uyurlar. Kırık tedavilerinde atlar illaki ayakta durmak isteyeceklerdir. Bacağı alçıya alınan bir atın kırık ayağına basmaması için caraskar ile yapılan bir düzenekle ahırda havaya kaldırıldığı bir vak’ada, hareketsiz kalması sebebiyle kilosunu iyice kaybettiği, sonrasında alçının içinde kırığın tamamen yanlış bir şekilde kaynadığı dolayısıyla haftalarca acı çektiği de görülmüştür.
Dolayısıyla atlar sürekli ayağa kalkmaya çalışacakları için gerekli tedavi uygulanamamaktadır. Kırık sorunu yaşayan bir ata en etkili tedaviler de yapılsa, at ayağa kalktığında oldukça ağır bir yükü taşımak zorunda kalır. Bu yüke hiçbir tedavi yöntemi olumlu sonuç vermemektedir. Ayağa kalktığında tekrar bacağı kırılacak ve tekrar aynı acıları çekmek zorunda kalacaktır. Bu sebeple at eski bir zamanlarda silahla vuruluyordu fakat günümüzde iğne ile uyutulabilmektedir.
